İnşaatı Adnan Oktar'a sattılar
Gebze Belediyesi eski başkanlarından Ahmet Penbegüllü’nün 13 ay cezaevinde kalmasında etken olan aleyhteki ifadelerin birisi de, dönemin Atatürk Düşünce Derneği Gebze Şubesi Başkanı Diş Hekimi Şendoğan Tezyüksel'den geldi.
13 Kasım 2013 - 08:54
1973 yılından beri diş hekimi olarak görev yaparım. Gebze'de uzun yıllar yaşadığımdan dolayı bu yerle ilgili bir çok bilgiye sahibim, bunun bir getirisi olarak 1995 yılında Gebze'de Atatürkçü Düşünce Derneği'ni 9 arkadaşım ile birlikte kurdum ve o yıldan beri bu derneğin Başkanlığı'™ yapmaktayım. Dernek Başkanı olmam sebebiyle de İlimizdeki kamu kurumlan çalışmalar nezdinde bir çok bilgiye sahibim.
İkinci olarak, imar planında lise yapımı amacıyla tahsis edilen bir bölgede, kız imam hatip lisesi açmak amacıyla Gebze İmam Hatip Lisesi Yaptırma ve Yaşatma Demeği tarafından satın alınan çok küçük bir arazinin, satın alınmasını takiben özel olarak yapılan imar tadilatı doğrultusunda kaçak olarak inşaat başlatılmış, inşaatın sürdürüldüğü günlerde 28 Şubat Kararlarının gündeme getirilmesi ile inşaat durdurulmuş, bilahare imam hatip lisesi yapmak amacıyla her türlü yazışmaların yapıldığı bir yer bu demek yönetimi tarafından duyduğumuz kadarıyla Adnan OKTAR grubuna el altından satılmış. Hali hazırda da inşaat Adnan OKTAR grubunun uzantısı olan bir şirket tarafından sürdürülmekte ve hatta gazete ilanları ile öğrenci çağrılmaktadır. Ki bu konularda mahalli basında haberler çıkmış, yapılan usulsüzlükler ile ilgili olarak üst makamlara gerekli ihbarlar yapılmıştır. Gebze Belediyesi'nin bu konulardaki hamiliği yüzünden maalesef yapılan usulsüzlüklere dur diyen bir makam çıkmamıştır.
Üçüncü olarak, şuyulandırmalar sırasında fabrikalardan toplanan bağışlardan söz edebilirim. Söz konusu şuyulandırmalar sırasında hak sahibi edilen şahıslardan sözün gelişi 1 lira Belediye için alınmış ise, 3 lira Beledivenin gösterdiği vakıf ve şirketlere bağışta bulunulmuştur. Söz konusu şahısların nereyi ve ne şekilde bağışta bulunacağı tamamen Belediye tarafından organize edilmiştir. Ki İlçemizde aylık olarak çıkan Son Deyiş isimli derginin Haziran 1998 sayısında bu konu gayet çarpıcı bir şekildi ispatlanmıştır. Bana sormuş olduğunuz konularda şimdilik söyleyeceklerim bundan ibarettir. Önümüzdeki günlerde bu konularla ilgili bilgi ve belge temin ettiğim takdirde en seri bir şekilde müfettişliğiniz ulaştıracağım.
Bana sormuş olduğunuz üzere, Gebze Belediye Başkanı Ahmet PENBEGÜLLÜ't tanır ve çalışmalarını takip ederim. Kendisi 1994 yılından beri başkandır, 1994 yılında Refah Partisi'nden seçildi, şu an Fazilet Partisi üyesidir. Ahmet PENBEGÜLLÜ'den önceki Başkan Mehmet Emin AKIN isminde SHP'den seçilme bir şahıs idi.
Gebze Belediye Başkanlığı'nın tarafımca bilinen, bizzat şahit olduğum ve kulaktan duyduğum bir çok şaibeli işleri mevcuttur. Bu konularla ilgili öncelikle başımdan geçenler size anlatmak istiyorum.
1. Gebze İmam Hatip Lisesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği tarafından satın alınan Belediye'ye ait arazi...
Bu arazi de Belediye Kanunu'nun 18. Maddesine göre alınmış bir yerdir, fakat kimden alındığını bilmiyorum, arazi Tatlıkuyu Mahallesi Körfez caddesi sonunda halen inşaat halinde olan 6-7 katlı bir binanın bulunduğu yerdir.
Bu arazi için, Ahmet PENBEGÜLLÜ Belediye Başkanı olur olmaz yaptığı ilk usulsüz işlerdendir diyebilirim. Belediye bu araziyi 18. maddeye göre uzun yıllardır elinde bulunduruyordu, fakat okul yaptırılma amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı'na tahsis edilmiş bir arazidir, okul arazisi amacıyla boş olarak bekletiliyordu. 1994 veya 1995 yılında bu arazi Gebze İmam Hatip Lisesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği'ne verildi, verilişi şu şekilde oldu bir araziye sahip bir kişi veya kuruluş, kamu yararına bir yer yapacağını beyan ederek sahip olduğu arazisinin küçük olduğundan bahisle, arazisine komşu olan Belediye arazisini belirttiği amaçla talep edebilir, burası yukarıda beyan ettiğim şekilde Gebze İmam Hatip Lisesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği'ne veriliyor, fakat bu tarz bir hareket Milli Eğitim Bakanlığı'nın onayı olmadığından dolayı usulsüzdür.
Daha sonra Dernek buraya İmam Hatip Lisesi yapmak için inşaat başladı, 28 Şubat 1998 kararları ile inşaat durdu ve kamuoyunda ADNAN HOCA olarak bilinen ve İstanbul DGM'de çete kurmaktan dolayı yargılanan Adnan OKTAR taraftarlarına bir şekilde devredildiği duyumunu aldık. Milli Eğitim Bakanlığı Gebze Milli Eğitim. Müdürlüğü'nde bu konu ile ilgili dosya mevcuttur.
Bizi ihaleye sokmadılar
Gebze Belediyesi 8 Kasım 1996 ve 12 Kasım 1996 günü Gebze Demokrat isimli gazetede şu an size vermiş olduğum haritada ÖĞRENCİ YURDU ( Anadolu Lisesi yanı) olarak belirtilen araziyi kullandırmak amacıyla ihale açıldığına dair ilan verdiler. Normal şartlarda bu ihalenin açılması usulsüzdür, şöyle ki; ilanda, istenilen belgelerin hiç biri belirtilmemiş, ayrıca kanunen Belediye'nin sosyal altyapısı için istimlak edilen bir arazi amacı dışında kullanılamaz. Bu usulsüzlüklerle açılan ihaleye Atatürkçü Düşünce Derneği . olarak biz de, hem okul yapmak, hem de ihalede usulsüzlük yapılarak bir guruba peşkeş çekileceğini duyduğumuz için buna engel olmak amacıyla talip olduk ve bu amaçla belgelerimizi hazırlayıp son gün olan 21.11.1996 günü saat:14.00'den önce, aynı gün . saat: 11.45'te Harita ve İmar Müdürlüğü'ne sunduk, son ana kadar beklemeyi bile bile . seçtik. Belgeleri sunmak için başvurduğumuzda bu işle ilgilenen Bekir TAVACI isimli ' dernek üyesi arkadaş kendine muhatap hiç kimseyi bulamadı, tüm belediye görevlileri ve sorumlu müdürler bir anda ortadan kayboldu ve belgelerimizi teslim alacak kimse bulunamayınca en sonunda Bekir TAVACI, belediyeyi Savcılığa şikayet etmek için harekete geçince ortaya çıkan sorumlu Müdürler kendisini engelleyip evrakları alıyorlar. Bu esnada bile 26 Milyon TL. olan ihale bedelini Belediye veznesine yatırdığımız halde paranın ihale için yatırıldığına dair bir şey belirtilmemiş bahanesiyle belgeyi kabul etmemeye çalıştılar (halbuki bu amaç makbuzda belirtilmiştir.), benim Dernek adına girmeye yetkim olmadığını öne sürerek belgelerimizi almadılar, halbuki benim Dernek adına yasal yetkim vardır, bunları onlara takdim etmeye çalıştımsa da almadılar, bu belgeleri sîzlere de sîzlere sunuyorum. Tüm bu bahanelerle bizi ihaleye sokmayınca bizim bastırmamız üzerine Belediye Encümenini çağırdılar, oraya da belgeleri sunmamıza rağmen aynı bahanelerle kabul etmediler, (bu Encümen kararında mevcuttur), fakat encümende şunu öğrendik ki, Erol HAZIR; Gebze Milli Gençlik Vakfı eski Başkanı, İsmail Hakkı KADI; o anki MGV Başkanı ve Emin Eller Şirketi isimli kişi olmak üzere aynı amaçla .faaliyet gösterenlerin kişi ve kuruluşların ihaleye girdiğini, bizim aldığımız duyumların doğruluğunu görmüş olduk. İhaleye, kendi düşüncelerinde olan kişi veya kuruluşların girmesi sağlanmış idi. Yukarıda söylemiş olduğum bahanelerle bizi ihaleye sokmadılar, biz de Gebze Savcılığına suç duyurusunda bulunduk, fakat sonuç alamadık.
İhaleyi Emin Eller şirketi %10 eksiltme ile aldı, aynı cadde üstünde, ihaleye konu araziye 150 metre uzaklıkta bulunan arazi için 16.09.1996 tarihinde Belediye İstimlak Müdürlüğümün biçmiş olduğu fiyat metrekaresi 15 Milyon TL değerinde olmasına, ve hatta mal sahibinin bu istimlak fiyatını az bulup mahkemeye vermesine müteakip mahkemenin verdiği kararla metrekaresi 75 Milyon TL değerine çıkarılmasına rağmen, sözünü ettiğimiz arazi için Belediye'nin biçmiş olduğu fiyat metrekaresi 400.000 ( dörtyüzbin ) TL'dir. Hatta bunun da %10 EKSİLTMELÎ olduğuna dair duyumlarımız vardır.
08.01.1997 tarihinde Emin Eller şirketi bu araziye tapuda üzerlerine aldılar, he hangi bir işlem yapmadan, tek bir çivi bile çakmadan 02.04.1998 tarihinde Kültür Organizasyon Sosyal Hizmet Tic. Ltd. Şti.'ne satıyor.
Sultan Orhan’daki Şuyulandırmalar
Belediye Kanununa göre, nasıl bir şaibe olursa olsun bu şekilde alınmış bir arazinin 3. Şahıslara geçmesi durumunda Belediye hiçbir hak iddia edememektedir. Ancak, 2. Ve 3. Şahıslar arasında bir bağlantı varsa durum daha farklı olur.
Şu an söz konusu arazi tek bir çivi bile çakılmamış halde yukarıda söylemiş olduğum şirket adına tapuludur. Şunu da belirtmek istiyorum, bu arazi Belediye Kanununun 18. Maddesi uyarınca Emin KIRCALI isimli şahıstan istimlak edilmiştir, yani Belediye Sosyal Altyapı Hizmet Alanı amacı için alınmıştır, bu amaç dışında kesinlikle kullanılamaz, kullanılırsa ilk sahibine geçer.
Ahmet PENBEGÜLLÜ Başkanlığındaki yönetim özellikle son ilk ve üç, yıldır fabrikaların yoğun olduğu Sultan Orhan mahallesi'nde şuyurlandırma yöntemi ile bir çok usulsüzlük yapmışlardır. Şuyurlandırma konusunu biraz açıklamak istiyorum;
Belediye Kanunu'nun 18. Maddesine istinaden şahsa ait bir arazi -iş yeri - ikamet gibi her
türlü tasarrufuna el koyarak Belediye Encümeni kararıyla kamu yararına hizmet yeri ad )altında arazi çıkarılmasıdır.
Bu uygulama kanuni bir uygulamadır, Belediye, bir şahsa ait 10 katlı bir fabrikanın
Bulunduğu bir araziye bile, Belediye Encümeni kararına istinaden kamu yararına
kullanacağını iddia ederek el koyabilir. Daha sonra yine Encümen kararıyla işini yaramadığı gerekçesiyle el koyduğu ilk sahibine satar. Bu sebeple bu uygulama suistimalı çok açık bir uygulamadır.
Bir çok şahsın arazine el koydular
Ahmet PENBEGÜLLÜ Başkanlığındaki Belediye Encümeni, bu maddeye istinaden bir çok şahsın arazisine el koydular, daha sonra işlerine yaramıyor beyanıyla tekra j f sahipleriyle teke tek pazarlık yaparak dolar üzerinden satıyorlar, bu satış esnasında Gebz Belediyesi Güreş İhtisas Spor Klubü, Gebze Spor Klubü gibi kendi fonksiyonlarında bir takım kurum ve kuruluşlara bağış yapma zorunluluğunu tutuyorlar. Çaresiz olan vatandaş sayesjnde bu şekilde çok miktarlarda haksız kazanç temin ediyorlar. Belediye Başkanı Ahmet PENBEGÜLLÜ'nün altındaki 41 D 6666 plaka sayılı siyah renkli mercedes oto TÜRKHENKEL Kimya Sanayi'nden bağış olarak alınan bir otodur.
Benim bildiğim BAYERTÜRK ve ALSTOM ( eski adı AEGETİ) isimli yabancı menşe' firmaların arazilerine el koydular, fakat bu firmalar itiraz ettiler, halen Gebze’de mahkemeleri devam etmektedir.
Ben, ayrıca Ahmet PENBEFÜLLÜ başkanlığındaki Belediyenin irticacı faaliyetlerde bulunan kişi ve kuruluşlarla olan ilişkileri konusunda bir takım açıklamalarda bulunmak istiyorum.
Bu konuda tüm kamuoyunca bilinen ve bizi derinden yaralayan bir örneği söylem istiyorum, Harun DOĞAN isimli Milli Takım güreşçimiz, Ahmet PENBEGÜLLÜ'nün Başkan olmasından sonra Gebze Belediyesi Güreş İhtisas Spor Klubü sporcusu oldu, gerek 1998 yılındaki Dünya Şampiyonluğu'nu kazandıktan sonra Anıtkabir'e gitmeyerek beni Kocatepe Camii'nde arkadaşlarım bekliyor demesi, gerekse 2000 yılındaki Sidney Olimpiyat Oyunları esnasında Ay-Yıldızlı Türk Milli Takımına ait formamızı giymemesi, tüm Türk Milletini üzen bir davranış olduğu gibi, Ahmet PENBEGÜLLÜ'nün, Türkiye Cumhuriyeti karşıtı düşmanı düşünceye kucak açtığının en büyük delilidir.
