Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

"Konca'nın önünü önlemek için adayım"

1 Kasım’da gerçekleşecek erken seçimde MHP’den Milletvekili aday adayı olan Arif Gülen, bu süreçte aday olmayı milli bir görev olarak gördüğünü belirtti.

"Konca'nın önünü önlemek için adayım"
10 Eylül 2015 - 10:32
 Adaylıkta ana gerekçesinin HDP’den Kocaeli Milletvekili seçilen ve geçici kabinede de Avrupa Birliği Bakanlığı görevi verilen Ali Haydar Konca’nın önünü kesmek olduğunu belirten Gülen, “En kötü Saffet Sancaklı, en kötü Lütfü Türkkan, Ali Haydar Konca’dan iyidir. 7 Haziran seçimlerinde aday adayı olup listede hangi sıradan olursa olsun aday gösterilseydim Ali Haydar Konca milletvekili olamayacaktı. Belki Bakanlık görevine yine atanacaktı ama milletvekili seçilemeyecekti” diye konuştu.
 
DARICA’DA OYUMUZU YÜZDE 100 ARTTIRDIM
 
2014 yılındaki yerel seçimlerde Darıca’dan belediye başkan adayı olmasından ötürü 7 Haziran genel seçimlerinde, “Her yere aday” siyasetçi olmamak için aday olmadığını, gönlünden asıl geçenin yerel yönetimler olduğunu belirten Arif Gülen milletvekili aday adaylığı için İl Başkanı Aydın Ünlü’nün bizzat arayarak aday olup olmayacağını sormasının ardından başvuruda bulunduğunu kaydetti. Darıca Belediye Başkan adaylığı sürecinde partisinin oyunu yüzde 100 oranında arttırdığını, belediye meclisine MHP’den iki üyenin girmesinin önünü açtığını kaydeden Arif Gülen bu çaba ve katkılarına karşın MHP İlçe kongresinde 56 kontenjanlı il delegeliğinin bile kendisine layık görülmediğini, bu tutuma karşın herhangi bir söyleminin olmadığını ve olmayacağını dile getirdi.
 
KENDİMİ TANITMAK İÇİN ZAMAN AYIRMAYACAĞIM
 
1 Kasım’da gerçekleşecek erken seçimde aday adayı olmayı gelinen aşamada milli bir görev olarak gördüğünü aktaran Arif Gülen listede hangi sıradan aday gösterilse gösterilsin Gebze Bölgesi’nde 20 yılı aşkın süren mazisinden ötürü partisine önemli oranda oy kazandıracağına inandığını belirtti. Arif Gülen, “Gebze Bölgesi için konuşacak olursak seçmene, ‘Ben Arif Gülen’ dediğimde kendimi tanıtmak için vakit kaybetmeyecek ve zamanımı MHP’nin politikasını aktarmak için ayıracağım.  Bugüne kadar yaptığım çalışmalarda, bulunduğum sosyal çevrelerde binlerce insana dokundum. Önemli desteklerim ve diyaloglarım oldu. Bu çevre, potansiyel, ilgi ve destek mutlak surette sandığa yansıyacak ve MHP’nin Kocaeli’ndeki oy oranı da, milletvekili sayısı da artacaktır” dedi.
 
“ARİF GÜLEN’İN ÖLÜSÜ 1000 OY EDERDİ”
 
1 Kasım’da erken seçim yapılacağının aslında kimsenin aklında, programında, öngörüsünde olmadığını ancak erken seçimin kapıyı çaldığını kaydeden Arif Gülen, “7 Haziran’daki genel seçimlerde aday adayı olsaydım ve hangi sıradan olursa olsun aday gösterilseydim, Arif Gülen’in ölüsü bile bu bölgeden 1000 oy getirir ve o seçimlerde iki milletvekili çıkartırdık. Gelinen noktada bu anlamda kendimi sorumlu hissediyorum. Partimi Darıca’da belli bir ivmeye getirdim. 7 Haziran’da ise her şeye aday olmamak lazım diye aday adayı olmadım. Gönlüm MYK üyeliğinden geçiyordu ama demek ki bu dönem için uygun görülmedim. 1 Kasım’da erken seçim olacağını kimse düşünmüyordu. Gelinen aşamada partimizin oy kaybedeceği söylentileri verdi. İl başkanımız arayarak aday olup olmayacağımı sordu. ‘Dönem hizmet dönemi’ diyerek aday adaylığı başvurusunda bulundum. Listede yer alırsam hangi sırada yer alacağım hiç önemli değil. Hiç yer almayabiliriz de. El verdiğim, destek olduğum bir kişinin bile oyunu getirmek partimiz için kazanç olacaktır” diye konuştu.
 
MHP ÜLKEYİ YÖNETMEYE HAZIR
 
Ülkemizde son yaşanan terör vakalarının MHP’nin oyunu arttırmayacağını, terörün olsa olsa seçimi engelleyeceğini ve korku imparatorluğuna etken olacağını kaydeden Arif Gülen ülkemizde son zamanlarda yaşanan vakalar sonrası ise ‘Ver kurtul’ anlayışının hakim olduğuna işaret etti. MHP’nin iktidara geldiğinde sadece terörü engelleyeceğine dair bir algının da oluştuğunu kaydeden Arif Gülen, “Halbuki MHP gerek kadroları gerekse programı ile ülkeyi her anlamda, her konuda yönetecek ve idarece edecek bir partidir. MHP’nin bu özellikleri ve konumu halkımızı da doğru aktarılmalıdır” dedi.
 
SEÇİM GERÇEKLEŞMEYEBİLİR
 
1 Kasım’da gerçekleşecek erken seçime Anayasa’da yer aldığı şekilde sadece savaş halinin engel olabileceğine işaret eden Arif Gülen, “Ancak Cumhurbaşkanı, dolayısıyla AKP’nin anket sonuçlarına göre seçimi yapmama, erteleme olasılığı olduğunu düşünüyorum. AKP’nin koalisyon kurmak istemediğini MHP ile yaptığı görüşmelerden biliyorum. O görüşmelerde koalisyon kurulması teklif bile edilmedi ve ardından MHP hedef gösterildi. Bir diğer olasılıkta ise MHP veya HDP’nin baraj altında kalması için çeşitli manevralara yöneleceklerdir” diye konuştu.
 
HDP BEKLENEN TAVRI SERGİLEYEMEDİ
 
7 Haziran genel seçimlerinde halktan yüzde 13 oranında oy edinip Meclis’e giren HDP’nin seçim sonrası yaşanan terör vakalarına karşı gereken tavrı sergilemediğini belirten Arif Gülen, “HDP o tavrı gösterseydi şahsım adına HDP’nin Meclis’te yer almasından herhangi bir rahatsızlığım olmazdı. Ama gelinen aşamada sözünü ettiğim tavrı göstermemelerinden ötürü HDP’nin Meclis’te yer almasını istemiyorum” dedi.
 
İRTİBAT BÜROSUNDA HALK GÜNLERİ
 
Milletvekili adayı gösterilip seçilmesi durumunda kişisel anlamda herhangi bir değişiminin söz konusu olmayacağını belirten Arif Gülen, “Sadece Meclis çalışmaları için Ankara’da yer alacak, geri kalan zamanı Kocaeli’nde geçireceğim. Gebze ve İzmit’te irtibat büroları açacak, her iki büroda haftanın bir günü halk günü düzenleyeceğim. Sosyal medyayı da en iyi şekilde kullanan bir milletvekili olacağım” diye konuştu. Halkın yanlış bulduğu MHP politikalarına karşı halk yanlısı bir duruşu MHP’nin toplantılarında, kapalı kapılar ardında sergileyeceğini kaydeden Arif Gülen, “Ancak benim tepkim, tavrım Tuğrul Türkeş’in tavrı gibi olmaz. Partinin genel temayülüne saygı göstererek tepkimi gösteririm” diye konuştu.
 
MİKRO MİLLİYETÇİLİKLE SİYASET YAPILMAZ
 
Gebze Bölgesi’nde hayli yaygın olan alt kimlik ve hemşericilik siyasetine de değinen Arif Gülen konuya dair şunları söyledi: “Şayet adayın nereli olduğu önemliyse ve adayı tüm hemşerileri destekliyorsa, ben şimdi Darıca Belediye Başkanı idim. Hemşeri dernekleri bu süreçte sadece partiler üzerinde, aday sıralamasının belirlenmesi esnasında basın kanalıyla belki etkili olabilirler, ötesi yoktur.  Mikro milliyetçilik ile siyaset yapılamayacağının en iyi örneği benim. Şimdi Kocaelili, şimdi Türkiyeli olmak zamanıdır.”