Penbegüllü'yü en çok eleştirenlerdendim, ama…
Yayınlanma :
13.05.2020 01:07
Güncelleme
: 13.05.2020 01:07
Damga Gazetesi 3. Sayısıyla birlikte bölgede geniş yankı bulan, Gebze belediye eski başkanlarından Ahmet Penbegüllü ile ilgili yazılarına devam edecek. Penbegüllü’yü cezaevine götüren süreci ve bu süreçte Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde aleyhinde verilen ifadeleri harfi harfine yayımlayacağız…
Her kim ki, bu konuda diyeceği varsa buyursun gelsin.. Derdini anlatsın…Ya da hiç ağzını açmasın…
Yayımladığımız söz konusu belgeler aslında 5-6 sene önce tarafıma verilecekti. Bir otomobilin bagajından çıkartılan ve verilmek üzereyken son anda vazgeçilen bu belgeler, 5-6 senenin sonunda geçtiğimiz gün elimize geçmesiyle birlikte yayına girdi.
Rahmetli Ahmet Penbegüllü, benim hemşerimdi…
Ancak, eski gazetecilerden Murat Çaltepe ve Cengiz Akgün gibi isimlerin yanı sıra Gebzeli okuyucular da bilirler ki, onun aleyhinde en çok yazıyı da kaleme alan isimlerden biriydim…
Ancak hiçbir zaman kabüllenmediğim ve kabül etmeyeceğim bir şey vardı…
Her ne olursa olsun seçilmiş bir belediye başkanının veya yardımcısının insanlık dışı muamelelere maruz kalmasını kabüllenmedim! Aleyhteki yazılarıma rağmen, 13 ay sonra cezaevinden çıkıp özgürlüğüne kavuşmasına en çok sevinenlerdenim…
Cezaevinden çıkmasıyla birlikte, ilk karşılayanlardan biri olarak kendisine geçmiş olsun dileklerimi sunup ,ne denli üzüntü duyduğumu bildirenlerdenim…
Ama kimi zaman yine de aleyhindeki yazılarım devam etti…
Meclis kararıyla adının bir bulvara verilmesini red eden, Penbegüllü, oy çokluğuyla alınan bu kararı geri çeviremedi..
Ertesi günkü köşe yazımda,’’ İstemem ama yan cebime koy’’ başlığıyla birlikte eleştirdiğim rahmetli başkanla bir Gebzespor maçı çıkışında neredeyse birbirimize girecektik. Gazeteci Murat Çaltepe ve başkanın koruması ve şoförünün de şahit olduğu o olayın ardından yine de bir birimize kin gütmedik…
Tüm her şeye rağmen, ne ben onu hemşerim diye kolladım, ne de o beni aleyhte yazdığım için düşmanı olarak kabül etmedi…
... Ve hiçbir zaman bazı gazeteciler gibi Gebze’nin bir belediye başkanına ihanet etmedim…
Eski dönemlerimi bilenler bilir…
İyi bir polis, iyi bir adliye muhabiriydim!..
Adliye, emniyet ve Jandarma’daki konumumu bilen bilirdi…
Hiç ama hiç muhbir olmadım…Hep bilgi aldım ama asla gizli bir bilgi vermedim..
Gazeteci Cengiz Akgün’ün bir köşe yazısında Ahmet Kaya’yı övmesinin ardından, dönemin Gebze Kışla Komutanı Kıdemli Kurmay Albay Orhan Turfan’la birlikteyken, ‘ Bu Cengiz, Atatürkçü ama hala Ahmet Kaya’yı övüyor, bu ne biçim Atatürkçü?’’ dediğinde o komutana yalakalık yapmadım…
Ama aynı komutana yalakalık yapanlar onun üzerinden, Mülkiye Başmüfettişi Candan Eren’i harekete geçirerek Penbegüllü’nün işkence görmesine ve 13 ay cezaevinde yatmasında etken oldular.
Her ne olursa olsun hiçbir zaman gazeteci olduğumu unutmadım…
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: