Cumhuriyet Halk Partisi Kocaeli Milletvekili Nail Çiler, partisi adına söz alarak TBMM'de söz alarak, Kocaeli'de son günlerde meydana gelen felaketlere dikkat çekti
Son günlerde, Gebze, Darıca ve Dilovası'nda yaşananları konuşmak ve iktidara sorumluluklarını hatırlatmak için partisi adına kürsüde söz aldığını söyleyen Nail Çiler, Gebze ve Darıca'daki doğalgaz patlamalarında 3 kişinin yaşamını yitirdiğini,50’ye yakın vatandaşın ise yaralandığını hatırlattı. CHP Kocaeli Milletvekili Nail Çiler, 29 Ekim'de Gebze-Darıca Metro inşaatı üzerinde çöken bir binada Bilir Ailesi'den 4 kişinin hayatını kaybettiklerini, 22 bina ifade ederek şu görüşlere yer verdi; 08 Kasım 2025'de Dilovası'ndaki kozmetik fabrikasında meydana gelen patlamada 6 canımız yitirdik, 7 yaralı var. Bu olaylar kent güvenliği, işçi sağlığı ve insan hayatına verilen değerin aynasıdır.
YASAL SÜREÇLERİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
Gebze'de çöken 7 katlı binayla ilgili TBMM'de Araştırma Komişsyonu kurulması yönündeki teklifinin rededildiğini hatırlatan Nail Çiler, sorumluların eksiksiz bir şekilde tespit edilmesi, soruşturmayı yürütürken kamunun düzenli şekilde aydınlatılması için Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'na bizzat suç duturusnda bulunduğunu söyleyerek şunları ifade etti: Yasal süreçlerin elbette takipçisi olacağız, Gebze halkı yalnız değildir. Bugün bu kürsüye bir milletvekili olarak değil, bir baba, bir evlat, bir insan olarak çıktım, çünkü Kocaeli'nin yüreği yanıyor. Hepimizin yüreği yanıyor.
BELEDİYENİN BU KAÇAK YAPIDAN NASIL HABERİ OLMUYOR ?
8 Kasım 2025’de Dilovası’nda bir parfüm atölyesinde ihmaller sonucu yaşanan o patlama, 6 canımızı aldı, hastanede ağır yaralılar var, kaybettiğimiz canlarımıza Allah’tan Rahmet, yarlılarımız acil şifalar diliyorum. Geriye yanık duvarlar değil, annesiz kalan çocuklar, evlatsız kalan anneler, yarım kalmış hayatlar Dilovası’nda küllerden yükselen çığlık oldu. Bir anne yavrusunu nereden tanır ? Kokusundan, bir anne ‘kızımı kokusundan tanıyamadım’ dedi, feryat etti, biz neyi başardık, neyi kaybettik ? Bir düşünelim... İşyerinde can veren kadınlar ve çocuklar var. Tuğba Taşdemir 17 yaşında, Nisa Taşdemir 17 yaşında, Cansu Esatoğlu 16 yaşında, Esma Dikan 31 yaşında, Hanım Gülek 65 yaşında, Şengül Yılmaz 55 yaşında. Bu tablo bir kaza değil, büyük bir ihmal ve büyük bir sorumsuzluktur. Şimdi sizler soruyorum; 6331 sayılı yasa İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre, buişyerinin İş Güvenliği ve Sağlığı’nı yapan firma nerede? Şehrin göbeğinde böyle bir işyeri var, okulda okuyan çocuklar harçlığını kazanmak için kaçak olarak burada çalışıyorlar SGK ve Çalışma İş Kurumu’nun yanındaki İŞKUR’un, kaymakamlığın nasıl haberi olmuyor ? Belediyenin bu kaçak yapıdan nasıl haberi olmuyor ? Yoksa oluyor da gereği yapılamıyor mu ? CİMER’e yapılan başvurular var, ‘Çocuk işçi çalıştırılıyor, kaçak işçi çalıştırılıyor’ diye şikayetler yapılıyor belgesi var. SGK tarafından neden işyeri denetlenmedi ? Sormamız gerekmiyor mu? Bu, bir kaza değil, göz göre göre gelmiş bir ihmaller zincirininin son halkasıdır, çünkü o atolye denetlenmemişti, orada sigortasız işçiler ve çocuklar çalıştırılıyordu, çalışanlar kimyasal maddelerin, bidonların arasında hayata tutunmaya uğraşıyordu sanki birer modern köle gibi çalıştırılıyorlardı.
‘KADER’ DİYENLER, SORUMSUZ KURUMLARIN SESSİZ ORTAĞIDIR
Yaşananlara kimse ‘Kader’ demesin. Bu ülkede iş cinayetlerine ‘Kader’diyenler sorumsuz kurumların sessiz ortaklarıdır. Kader değil, denetimsizliktir, vicdansızlıktır. Dilovası’nda o parfüm atölyesinde yaşamını yitiren her kadının, her işçinin hesabını sormak bu meclisin borcudur. Sorumluların adalet önünde hesap vermesini sağlayacağız. Bu ülkede hiç bir işçi, hiç bir evlat ekmek uğruna ölmesin, suçlular cezasını çeksin, bu kürsü acı haberlerin değil, Hz. Ömer’in Şam Valisi’ne ‘Camiyi yık, adaleti yıkma’ dediği gibi adaletin sağlandığı gün alkışlarla meclis yankılansın istiyoruz. Dilovası’nın o sessizliğinden yükselen çığlığı duymazdan gelmeyelim, çünkü o çığlık hepimizin vicdanında yankılanıyor. Bu ülkede her yangının, her doğalgaz patlamasının, her enkazın, her can kaybının altında imza aynı, ihmal, vurdumduymazlık, denetimsizlik. Artık yeter ! BU meclis ya sorumluluk alacak, ya da o ihmallerin ortağı olacak. Mecliste söz veriyorum, bu ihmalin, bu cinayetin hesabını birlikte soracağız
Yorumlar
Kalan Karakter: