Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

CHP Darıca, Madımak'ı Baykam ile andı

Cumhuriyet Halk Partisi Darıca İlçe Örgütü, 2 Temmuz Sivas Katliamı anma programı düzenledi. İlçe binasında gerçekleştirilen anma programına konuşmacı olarak katılan Yazar-Ressam Bedri Baykam çarpıcı açıklamalarda bulundu.

CHP Darıca, Madımak'ı Baykam ile andı
04 Temmuz 2013 - 08:20
 CHP Darıca İlçe Başkanı Selman Kösali’nin bir yakınının rahatsızlığı nedeniyle katılamadığı programa, İlçe Yönetim Kurulu üyeleri, kadın ve gençlik kolları üyeleri ile partililerin yanı sıra ADD Darıca Şube Başkanı Ünal Karahasan katıldı. Gençlik Kolları Başkanı Hakan Altıparmak’ın açılış konuşması ve slayt gösteriminin ardından Yazar-Ressam  Bedri Baykam, 2 Temmuz 1993 yılında Sivas’ta yaşanan Madımak Oteli olayları ve günümüz siyaseti hakkında konuşma yaptı partililere önerilerde bulundu. Konuşmasına Sivas Madımak Oteli olaylarına değinerek başladı Bedri Baykam. Baykam, “2 Temmuz 1993 yılında ağır bir olay yaşadık peki bugün bunlardan ders çıkarabildik mi? Hayır. Gelinen süreçte yeni bir kardeşlik ve özgürlük koşullarını üretemediğimizi görüyoruz.” Dedi. Demokraside oksijen ve direnme  gücü kalmadığını vurgulayan Bedri Baykam, Sivas’a giden sanatçı, akademisyen gibi çok sayıda değerli insanın  ortak değeri olduğu için Sivas’a gittiklerini ancak kendilerine orada tuzak kurulduğunu ifade etti. Türkiye’nin 1987 yılından itibaren yobaz bir Türkiye’ye doğru çekilmeye başlandığını ileri süren Bedri Baykam şöyle devam etti, “Ülke adım adım laiklik çizgisinden uzaklaştırıldı. Kolay yoldan oya ulaşmak için halkı kendi taraflarına çekmek için dini kullandılar. Din söylemleri bunlar için bir kementti. Oysa Türkiye’de bu tarihe kadar din ile ilgili bir sorun yaşanmadı, sorun dini kullanmak isteyenlerle olmuştur. Akıl almaz bir suç işlendi Sivas’ta, ben insanım diyen birisi yapmaz bunları ancak 7-8 ay öncesi bun sinyaller verilmişti aslında bunu görmemek için de kör olmak gerek. O gün o tohumu ekenler o insanları kurtarmak için uğraştılar. Kurtarmak bir yana kimisini bakan, milletvekili yaptılar. Bu biz bunun arkasındayız demektir. Biz buradan kin, nefret çıkarmayacağız birlik içinde kendi birliğimize bakacağız. Biz birlik olup kararsızları ikna edip çalışarak iktidar olup Türkiye’yi tekrar hak ettiği Atatürk’ün çizgisine oturtursak yitirdiğimiz, Ahmet Taner kışlalı, Bahriye Üçok,  Uğur Mumcu, Muammer Aksoy’un yanı sıra  Sivas’ta yitirdiğimiz değerlerimizin de ruhu şad olur.
 
SAYGI BORCUMUZ VAR
Bunun için gerek seçim adaylığı sürecinde gerekse de parti içinde birbirimize küsmeyelim hedefimiz sineji içinde insanları kazanmak olmalı. Kömür, makarna bizim işimiz değil bizim görevimiz doğruları söyleyerek insanların gönüllerine girmek olmalı. Bu nedenle herkese büyük görevler düşüyor. Bakın bugün büyük dramlar yaşıyoruz. Aralarında akademisyen, gazeteci, siyasetçi gibi 100’ü aşkın değerli insanımız Silivri’de yatıyor. Bu insanlara da saygı borcumuz var onlar içinde çalışmamız lazım. 
 
GEZİ PARKI YENİ BİR UMUT
Taksim Gezi Parkı olaylarını da değerlendiren Bedri Baykam şöyle konuştu, “Gezi parkı olayları bir umudun doğmasına, yaşanmasına neden oldu. Gerçek gençleri bulmak çok zordu onlar ortaya çıktı. Bütün bu gençlerin sokağa çıkışını ne CHP ne de sanatçılar sağladı. Onlar ‘artık yeter’ diyerek ayağa kalktılar, demokrasi refleksi gösterdiler ve muhteşem bir iş yaptılar. Taksim’de işsizler, gençler, öğrenciler, dedeler nineler, esnaf, akademisyen, halk vardı. 
Bu olay AKP korku imparatorluğuna rağmen insanlığın ölmediğini gösterdi herkese. Aynı zamanda dünyaya örnek olacak bir şekilde mesajlar vererek yapıldı bu nedenle herkese helal olsun.” dedi.