Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

Başsavcılık gereğini yapsın

Gebze’deki rüşvet operasyonu sonrası sosyal medya paylaşımı ile tutuklamaları protesto edince hakkında soruşturma başlatılan Avukat Burak Uluköylü, Gebze Cumhuriyet Başsavcılığını dosyadaki tüm eylemler için gereğini yapmaya davet etti 

Başsavcılık gereğini yapsın
01 Şubat 2021 - 19:35
Gebze’de geçtiğimiz günlerde 1 avukat ve 6 polisin karıştığı rüşvet iddialarının ardından müvekkilinin tutuklama kararına yönelik sosyal medyada hesabından eleştiri yaptığı için hakkında savcılık tarafından soruşturma açan  İYİ Parti Gebze İlçe Başkanı Avukat  Burak Uluköylü, basın toplantısı düzenledi.
Başkan Uluköylü kendisine yönelik soruşturmanın İYİ Parti’nin de karıştırıldığı gerekçesiyle parti organlarının kararlarıyla basın toplantısını teşkilatta yapmayı tercih ettiğini belirterek Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı’nı soruşturma dosyasındaki tüm eylemleri ve iddiaları incelemeye ve gereğini yapmaya davet etti.

BAŞSAVCIYA SESLENDİ
Uluköylü yaptığı açıklamasının devamında ise, “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Buradan Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı’na sesleniyorum. Bu dosyadaki eylemlerin gereğini de yapın. Benim söylediklerimde suç unsuru varsa da gereğini yapın ama herkese gereğini yapın. Dosyadaki tüm iddiaları araştırın. Altında da kalmayın.

 HİÇBİR ŞEYDEN KORKACAK DURUMUM YOK
Adalete, hakka, hukuka inanmış bir kişi olarak kamuoyunun da bunları bilmesinde fayda olduğunu düşündüğümden bugün burada bu basın toplantısını yaptım. Unutmasınlar ki hiçbir şeyden korkacak bir durumum yok. Ailem 50 senedir bu memlekette yaşıyor. Bunun yanında Avukat Burak Uluköylü ve İYİ Parti İlçe Başkanı Avukat Burak Uluköylü’yüm. Beni de, partiyi de bilen bilir. Herkes kimin ne olduğunu çok iyi biliyor. Bunun altından kimse başka bir mana çıkartmaya kalkmasın. 

BENİM DE ÇANTAM HAZIR
 Seçim sathında, seçim meydanlarında tutuklanmakla tehdit edilmesi üzerine miting meydanına çantasıyla çıkan bir genel başkanın ilçe başkanıyım ben. Bu tür aba altından sopa göstermelerden korkacak, çekinecek hiçbir tarafımda yok. Benim de çantam odamda, evimde, arabamda hazır. 

TUTUKLANMADIM, GÖZALTINA ALINMADIM
 Ben tutuklanmadım. Gözaltına alınmadım. Hakkımdaki soruşturma konusu sadece ve sadece sosyal medya paylaşımıdır. Bu paylaşımdaki ifadelerde en rahatsızlık verici olan, ‘Yere batsın düzeniniz. Yıkılsın saraylarınız’ ifademdir. Adalete de gereğini yapması için ricada bulunuyorum.

GİZLİ SES KAYDI, OLGU OLARAK GEÇTİ
Başkan Uluköylü bir soru üzerine Savcılık’tan izin alınmadan yapılan ses kaydının kuvvetli suç şüphesi oluşturan olgu olarak geçtiğini söyleyerek,  “Şu anda bir soruşturma var. Bu delilin hükme esas alınıp alınamayacağı yargılamanın sonucunda belli olur. Ancak tutuklama kararında bu bahsettiğiniz ses kaydı ve başka da deliller de gerekçe olarak kuvvetli suç şüphesini ortaya koyan olgu olarak geçti. Yani şu an bir yargılama yok, soruşturma var. Bu soruşturmada da tutuklama kararı verilmiş.

KOMİSERİN AVUKATLIĞINI ÜSTLENDİM
“Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen rüşvet soruşturmasında, bu dosyanın şüphelilerinden bir kişinin, Gebze Asayiş Büro Amirliği’nde görevli bir komiserimizin avukatlığını yaptım.  27 Ocak Çarşamba günü gözaltılar yapıldı. 29 Ocak Cuma günü de altısı polis biri avukat yedi kişi Gebze Adliyesi’nde önce savcılığa, savcılığın talebi doğrultusunda da tutuklanmaları istemiyle Nöbetçi Gebze Sulh Ceza Hâkimliği’ne çıkartıldı. Hâkimlik de bu şahısların tamamı hakkında rüşvet alıp vermek ve nüfuz ticareti suçlarından dolayı tutuklama kararı verdi.

MESLEKİ ANLAMDA GÖREVİMDİR
 Kararın ardından sosyal medya hesabım üzerinden verilen tutuklama kararını yani bir yargı kararını eleştirdim. Mesleğim avukatlık. Eleştirmekle kalmayacak, bu tutuklama kararına itirazımı hukuk çerçevesinde yapacağım. Bu her aynı konumdaki kişinin yasal olan itiraz hakkıdır. Mesleki anlamda görevimdir. Aynı zamanda yargı kararlarını da eleştirmek herkesin hakkı olduğu gibi özellikle de münhasıran, ben o dosyada avukatlık yapıyorsam bu yargı kararını da eleştiririm.

TEBLİĞ EDİLEN BİR ŞEY YOK 
Bu paylaşımdan hareketle Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı benim hakkımda soruşturma başlattı. Benim bu paylaşımda Gebze Adliyesi’ndeki hâkim ve savcıları rüşvet alıp vermekle itham ettiğimden bahisle adliyedeki bir ve birden fazla kamu görevlisine hakaret ettiğim iddiasıyla benim hakkımda soruşturma açmış. ‘Mış’ diyorum çünkü bana tebliğ edilen bir bilgi yok. Basından öğreniyorum. Bunu da basına 30 Ocak Cumartesi günü bilgi notuyla geçmiş. 

BASINDAN ÖĞRENDİM
Basındaki arkadaşlar benimle paylaşınca haberim olmadığımı, bunun olabileceğini ama benim buradaki suçlamaya, soruşturmaya karşı çağırdıklarında veya gözaltına aldıklarında gidip savunmamızı yargı önünde yapacağımı söyledim. İşin dikkat çekici ve olmaması gerektiğini düşündüğüm tarafı ise bunu basına vermiş olmak suretiyle yapmış olmaları, biz bunlara çok alışığız. Bu memleket, Türk Yurdu bu işlere çok alışık. Bunlar 2007, 2008, 2009’dan başlayan kumpas davaları, soruşturmaları ve yargılamalarında bu işler hep böyle oldu. Şahsa herhangi bir şey sormadan önce basına servis edilip ondan sonra gereği yapılmaya başlandı. Bunun da yorumunu, takdirini ben kamuoyuna bırakıyorum.

SORUŞTURMADA DAHLİM VARMIŞ ALGISI YARATILDI 
Bu bilgi notunun akabinde de bazı basın organlarında, medyada, bazı sözüm ona gazetelerde şu şekilde ‘manşet gazeteciliği’ yapıldı:' İYİ Parti İlçe Başkanı Burak Uluköylü’ye soruşturma. ' Konu rüşvet iddiaları. Sanki söz konusu soruşturmada benim bir dahlim varmış gibi bir algı yaratılmaya çalışıldı. 

YIPRATMA POLİTİKASI İTİBAR SUİKASTİ 
Ben bunu kendi iç dünyamda değerlendirdim. Avukatlık mesleği yapıyorum ama bir taraftan da siyasi bir kimliğim var. Siyasi kimliğimden hareketle haberler yapılmaya başlandı. Bunların doğru olmadığını, yıpratma politikası, itibar suikastı amacıyla yapılan haberler olduğunu anladım. Parti içindeki organlarla da görüşerek bugün bu basın toplantısını yapma gereği hissettim. 

TUTUKLANDIĞIMI YAZANLAR OLDU
İsmimin bu basın yayın organlarında rüşvet iddiasıyla birlikte anılması, böyle bir algı yaratılması nedeniyle bu basın toplantısını düzenliyorum. Çünkü bazılarında tutuklandığıma, gözaltına alındığıma dair haberler de yapıldı. Bu bilgi notu gerek yerel gerek ulusal basında da yer aldı. 

BUNLARLA ÇOK ÇOK KARŞILAŞIYORUZ
 Alışığız. Siyasiyiz. Bunlarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Bir noktayı farklı bir şekilde göstermek, ‘maymuna bak’ der gibi hareketler; bunlar iktidarın yaptığı hareketlerdir. Bunlarla biz çok çok karşılaşıyoruz, hakkımdaki soruşturma konusuna çok girmeyeceğim ama gözden kaçan nokta, dikkat çekilmesini istediğim husus şu. Savcılığın hakkımda soruşturma konusu ettiği ifadelerimi dosyadaki beyanlara dayanarak söyledim. Şöyle ifadeler var: ‘Ben 2020’nin mart ayında gözaltına alındım bir suçtan dolayı. Bu suçtan 20 kişi gözaltındaydı. Bu soruşturmada dört gün, Gebze Asayiş Büro Amirliği’nde gözaltında kaldım. Bu zaman dilimi içerisinde serbest kalmam konusunda benden para talep edildi. Rüşvet verdim ve bu şekliyle serbest kaldım.

’CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI DOSYADAKİ İFADELERE BAKSIN
Bu iddiaların yanında da, belki bundan dolayı da hakkımda soruşturma açacaklar ama Gebze kamuoyu da bunları bilsin. Benim hakkımda soruşturma için dayanak teşkil eden savcıların, hakimlerin, rüşvet aldığını itham ettiğimi söyledikleri paylaşımın dayanağı bu dosyada rüşvet verdiğini iddia eden kişinin beyanlarıdır.. Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı bu dosyaya baksın. Ondan sonra bana mı soruşturma açılması gerekiyor yoksa adliyedeki görevli şahısları mı soruşturma açılması gerekiyor? Ondan sonra karar versin. 
Şahıs, polise, avukata rüşvet verdiğini iddia ediyor. İddialar dosyada. Ve bunun üzerine serbest kaldığını iddia ediyor. Ve bu iddiaların içinde şöyle bir ifade de geçiriyor: ‘Gözaltında kaldığım ‘şu şu’ tarihte, gözaltı süremin dördüncü gününde, Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği’nde bir odaya getirildim. Odada, Cumhuriyet Savcısı falanca vardı. Falanca polis memuru ve falanca da vardı. Orada bana savcı, ‘Benim söylediğim şekilde ifade vereceksin. Normalde seni tutuklamam lazım fakat bu şekilde ifade verirsen seni tutuklamayacağım’ şeklinde beyanlar var. 

BU BEYANLAR MÜVEKKİLİME SORULDU
Bir diğer beyanda: ‘Şimdi iş, sıra geldi savcıyı, hâkimi ayarlamaya. Şimdi o işte bende’ şeklinde beyanlar var dosyanın içinde. Ve bu beyanlar benim müvekkilime soru olarak da soruldu, bunlar var mı yok mu diye? Ayrıca, ‘Benim ikinci görevim savcıya hâkime fısıldayacak, ben bu akşam bunu sağlayacağım’ şeklinde beyanlar, müvekkilime soruldu. 

HANGİSİ SAVCIYI HÂKİMİ İTHAM EDİYOR
Benim sosyal medya paylaşımımın dayanağı bu beyanlar. Ben neyi okuduğumu da, neyi savunduğumu da biliyorum. Neyi iddia ettiğim, neyi kast ettiğim ortada. Şimdi dosyadaki bu beyanlar mı itham ediyor savcıyı hâkimi yoksa benim paylaşımım mı? Bunun takdirini de yargılama makamı verecek. 

YARGI MAKAMLARI KARAR VERİR
 Bir insanın tutuklanıp tutuklanmamasına, gözaltına alınıp alınmamasına, serbest bırakılmasına ya da cezaevine gönderilmesine yargı makamları karar verir. Gözaltı kararını savcı, tutuklama kararını savcının talebiyle mahkeme, hâkim verir. Şimdi böyle olduğu bir durumda polis memuruna, avukata, ‘Sen rüşvet aldın bu adamı salıverdirttin’ iddiası varsa, burada bu adamı salan nerede? Ben söylenen ifadeler bu dosyada mevcutken bunu söyledim. 

TÜM İSİMLER, DETAYLAR BELLİ 
Dosyaları incelesin Gebze Cumhuriyet Başsavclığı'ndaki arkadaşlar. Ondan sonra bana yıldırım hızıyla açtıkları soruşturmaya bakalım, bu isimler de belli detaylar da belli, o gün orada hangi savcı vardı, belli.

KONTROLLÜ SERBEST BIRAKILAN SANIK KIZMIŞ
Hatta ve hatta vatandaş diyor ki, ‘Ben normal şekilde serbest bırakılacaktım ama adli kontrol şartıyla serbest bırakıldım. Ev hapsiyle, konutu terk etmemek suretiyle adli kontrol altına alınmak suretiyle serbest bırakıldım. Ben buna kızdım Bana dendi ki, ‘Olur mu, dur. Savcı da çok kızdı bu işe. Gitti aşağıda hâkimle tartıştı’ diyor. Şimdi bunların hepsi bu dosyanın içerisinde mevcut. 

TAKDİR KAMUOYUNUNDUR 
Ama benim konum bu dosya değil. Benim ismim de rüşvet iddialarıyla yan yana anılıyor. Benim hakkımda savcıyı hâkimi rüşvet aldığı ithamında bulunduğum, hakaret ettiğimden bahisle soruşturma açıyorlar. Hakaret ettiysem; rüşvet verdiğini söyleyen kişilerin beyanları bunlar. Dosyada benim müvekkilim dâhil diğer şüphelilere de verilen sorular bunlar. O yüzden bu hususta takdiri kamuoyuna bırakıyorum. 

GEBZE CUMHURİYET BAŞSAVCLIĞI GEREĞİNİ YAPMALIDIR 
Benim beklediğim benim hakkımda hakaretten soruşturma açan Gebze Cumhuriyet Başsavclığı’nın bu dosyada mevcut olan bu ifadelerden dolayı da gereğini yapmasıdır. Bunlar asparagas, havada olan şeyler değil. Delilli, belgeli, dosyada.

RÜŞVET VERDİĞİNİ SÖYLEYEN ŞAHSIN İTHAMLARIDIR
 Bu açıklamaları yaptım diye hakkımda bir soruşturma daha, varsın açsınlar. Ben gerçekleri, hak ve doğru bildiğimi söylemekten bir adım geri atmayacağım. Bu net, açık ve burada hepinizin huzurlarında da söylüyorum. Bu dosyalar, bu ithamlar benim değil dosyada rüşvet verdiğini söyleyen şahsın ithamlarıdır. 

GEBZE ADLİYESİ’NİN BOYNUNU BORCUDUR 
Bu memlekette maalesef gelenek haline geldi bu işler. Yargının, Emniyet Teşkilatı’nın üzerindeki bu kara lekenin de gereğini yapmakta yine Gebze Adliye Sarayı’nın boynunun borcudur. Buradaki görevli başsavcının, savcıların görevidir. Eğer ortada bir suçlu varsa gereğini yapıp cezasını vermek, suç yoksa da burada adı geçen savcı ve hâkim dahil olmak üzere kamu görevlilerinin iade-i itibarını yerine getirmektir. Bunu yapmadıkları takdirde de bu zan altında kalmaya devam edecekler.

BU TOPLUM İYİ BİLİYOR 
Benim hakkımda bu basın toplantısında ötürü soruşturma açabilirler, mesele değil. Hak bildiğimi söylemekten geri adım atmayacağım. Başka bir şeyle de korkutmaya kalkmasınlar. Bir avukat hakkında soruşturma açıldığını; avukatın sosyal medya hesabından yargı kararını eleştirmesinden sonra, yıldırım hızıyla cumartesi günü yapmanın ve bunu basına servis etmenin ne demek olduğunu bu toplum iyi biliyor. 

FETÖ’CÜ TAKTİKLERİ BUNLAR
Bu toplum bunlardan çok çekti. Bu işler eski alışkanlıklar. Bunlar FETÖ taktikleri. Önce basına servis edilir ondan sonra gereği yapılırdı. Şimdi bizde bunları deşifre edince, rahatsız edince böyle yapacaklardır. Bu memlekette gelenek hale gelen başka bir şey de var. Bu memlekette teröristlerin beyanlarıyla genelkurmay başkanlarını yargılayıp tutukladılar. Bunlar da FETÖ’cülerin taktikleriydi. 

BÖYLE Mİ MÜCADELE EDİYORSUNUZ?
Burada da iddialar var. Bu iddialarda nitelikli dolandırıcılık ve örgüt suçlamasıyla gözaltına alınan, rüşvet vererek serbest kaldığını iddia eden şahısın beyanıyla da kamu görevlileri hakkında soruşturma yapılıyor. Bunun da gereğini yargılama makamları yapacaktır. Bu işler eski FETÖ taktikleri. Böyle mi mücadele ediyorsunuz FETÖ’cülük ile. FETÖ’cü taktiğiyle mi FETÖ ile mücadele ediyorsunuz. Ama ben de bunları bu millete anlatmaktan geri adım atmayacağım. Bedeli benim için ne olursa olsun hukuk çerçevesinde, yargı çerçevesinde bunların mücadelesini vereceğim.

 DEĞNEKÇİLİK YAPAN SÖZÜM ONA GAZETECİLER 
Bu toplantıyı bugün burada yapmamın sebebi... Değnekçilik yapan sözüm ona gazeteciler var. Gayrimeşru alemde böyle bir tabir vardır. Aynı onun gibi değnekçiler benim ismimi kalkıp rüşvet iddialarıyla yanyana getirme çabasındalar. Avukat olarak benim ismim gündeme getirebilirsiniz ama benim ismimle birlikte partimin ismini de gündeme getirmenizin bedelini, ben hukuk nezdinde arayacağım.”
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum