YAŞAM yolculuğumuzda
her yeni günde, yeni bilgilere ihtiyaç duyarız.
Daha yeni bilgilerle , gelişimimiz ileri boyut kazanır.Öğrenilen bilgiler geçmişte kalır.
Geleceğe yetmez.
Bilgi olmadan elbette yaşanmaz.
Fakat yaşamın sınırlı kalmaması için de bilgi sınırlı olmamalıdır.
Edindiğimiz bilgilerle yaşam yolculuğundayız.
Gerçek; yolları olmayan bir dünyadır.
Bireysel bilinçlilikteki dönüşümlerle ,toplumda köklü değişim olur.
....
Zihin;koşullanır,
biçimlenir.
Her türlü bilginin,
kültürün etkisinde kalır.
Geçmişin bir sonucu
olarak ortaya çıkan, deneyimler yüklenebilir.
Büyüklerimiz hep çocuklarına "
Yavrum; Allah "zihin"
açıklığı versin derlerdi.
Acaba okur yazar olmayan ,çoğu okul yüzü görmeyen bu kuşak "zihin" üzerine neler
biliyordu?
İnsan;düşünceyi koşullandıran tüm etkilerden uzaklaşmaya yetkindir.
Düşünce de kendini koşullandırır.
Sahip olduğumuz düşünce ;zihnimizi etkiler,biçimlendirir.
Düşünce;sahip olduğumuz bilginin tepkisidir.
Düşünceyle biçimlenen zihin, özgür olmaktan çıkmıştır ve bu nedenle
"kişisel zihin değildir."
Düşünme işlemi,
düşünen kişinin bütününü bildiğinizde sona erebilir.Böylece insan"Kendinin bilgisine"
sahip olmanın ne denli önemli olduğunu görür.
ÖĞRENME NEDİR?
Kendinin bilgisi ile öğrenme arasındaki ilişki nedir?
"Kendinin bilgisine" sahip olan zihin, öğrenir.
Sadece edindiği bilgiyi kendisine uygulayan ve bunun kendisinin bilgisi olduğunu düşünen zihin ise sadece biriktirir.
Biriktiren zihin,
öğrenemez.
Öğreniyor muyuz?
Öğreniyor musunuz?
Yoksa bilgiyi
biriktiriyor musunuz?
"Kendisinin bilgisi", olmaksızın birey;
var olamaz..
Biriktiren, bilgiyle dolu
bir zihin,öğrenemez.
Öğrenmek için :
"bilmiyorum,öğrenmek istiyorum "diyen zihin gerekir.
Hayatta bir sonuca varıp diğer sonuca varıyoruz.
Buna "öğrenme diyoruz."
Bu hiçbir biçimde öğrenme değildir.
Kendinize birşeyler kattığınızda öğrenmeyi bırakırsınız.
"Kendinin bilgisi" bir toplama işlemi değildir.
Öğrendiğiniz şey
"kendi"dir, zihnin
yöntemleridir.
Öğrenmekte olan birey, özde alçakgönüllüdür.
Alçakgönüllük hakkında çok konuşabiliriz.Fakat ne olduğu hakkında fikrimiz olmayabilir .
Gerçek bireyi ,ortaya çıkarmalıyız?
Birey ancak"kendisinin bilgisiyle"ortaya çıkabilir.
"Kendi"yi öğrenmeli.
Aksi halde kendi yaşamında "kendi"miz
olmadan var oluruz.
Keşfettiğinizi; kınamak,
onaylamak,özdeşleşmek
biriktirmenin sonucudur.
Dolayısı ile öğrenemezsiniz.
Biriktiren zihinden çok öğrenmeye yetkin zihin, "gerçek bireysel zihindir."
Unutmayalım ki
her deneyim zihni koşullandırır,
özgürleştirmez.
Zihinsel birikimimiz; hayata dair siyasal,
sosyal,kültürel,eğitsel,
sanatsal,bakış açımızı da etkiler ve döner
o birikimlerimiz de zihnimizi etkiler.
Davranışlarınız,
söylemleriniz,
iletişim donanımlarınız;
zihninizin nasıl çalıştığını gösterir.
Ve zihin "kendi"dir.
Zihin ,kendini anlamadıkca,özgürlük
yoktur.Çünkü özgürlük biriktirmeyle ortaya çıkmaz.
Öğrenmek için dikkat gereklidir.
Dikkat yoğunlaşmaktan farklıdır.Dikkat her şeyin yer aldığı haldir.
Yoğunlaşmak, zihni sınırlandırır.
Gerekli olan içtenliktir.
Kendi içinde sorgulamaya başlayan içtenlikle bir zihin..
Alçakgönüllük...
Dikkat..
İçtenlik...
Sorgulama...
Biriktirmeyen zihin...
Ve yalın ZİHİN...
Bilgilerimizin, deneyimlerimizin, yaşanmışlıklarımızın ,
kavgalarımızın anlamı elbette var fakat bunların kalıbında kalıp zihinsel birikimlerle özgürleşmemize engel oluşturmamalıyız.
Çoğumuz yaşama bilgiyle ,bildiklerimizle yaklaşırız.
Bu öğrendiğimiz,
bize öğretilen,
yaşadığımız olay ve durumlardan topladığımız bilgidir.Bu bilgi bizi koşullandırır.
Düşüncelerimizi biçimlendirir.Geçmişte olan düzene uygun hale getirir.Bildiğiniz zaman ne olduğunu incelemeyi bırakırsınız .Çoğumuz için bilgi;bizi toplumda saygınlık sınırları içinde tutan bir rehber haline gelir.
Zihin,kendisini bilgiden özgür kılabilir mi?
Bilginin çözülmesi temelde yatan devrimdir,
alçakgönüllüğün başlangıcıdır.Ve böylece neyin doğru -yanlış olduğunu anlayabilir.
En yetkin şey olan zihni nasıl kullanacağımızı bilmiyoruz.
Biz neyi biliyoruz?
Yalnızca olguları veye olgular hakkında oğretilenleri biliyoruz.
Bunun dışında neler biliyorum,biliyoruz?
Bilgi ve yaşam birbirini tamamlayan olsa da bilgili yaşam için ;
"kendinin bilgisi "ne sahip zihin ile yeni öğrenmelere açık olmalıyız.
**İnceleme-Araştırma
yazısıdır.***
Kaynak :
Öğrenme ve
Bilgi Üzerine
(J.Krishmamurti)
FACEBOOK YORUMLAR