Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
MURAT KAYA

MURAT KAYA


AZİZ ATATÜRK...

09 Kasım 2020 - 23:30

42. yıldır meslek yaşamımda her şartta ,her zaman ;ilkelerinin ve devrimlerinin izinde öğrencilerime çağdaş Türkiye ülküsüne ulaşmak hedefi içinde emek verdim.
Senin büstünü mesleğinin ilk yılında Şafak öğretmenle yaparken duyduğum saygı ve minnet duygumuz tarifsizdi.
Hangi koşullarda emperyalizme karşı mücadele ettiğini öğrenerek öğrettim.
Milletine olan inançla,kararlı ,ileri görüşlülük ile disiplinli ,askeri dehalığınla ve kınalı kuzularınla yedi düveli dize getirdin.
Torunum Ali'nin efe kıyafetinde zeybek oynarken seni gördüm Atam...
Sen ,onlara bayram armağan ederken Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ve temelinde demokrasiye sahip çıkmanın sorumluluğunu da yükledin.
Atam,
Samsun'dan başlattığın bağımsızlık ateşini ,Erzurum ve Sivas Kongrelerini yerinde öğrencilerimle gezip ,görüp milli bilinçle Samsun ilinde sen misali haykırıp; kongreleri mekanlarında yeniden gerçekleştirdik.
İl il ,bölge bölge gezdik.
Tarihini bilmeyenler yarına eremezler fikri idi bu çabam.
Zaten Atam,
Türk Tarih Kurumunu bu amaçla kurdun.
Karma dil yapısını sade ve anlaşılır Türk Alfabesi ile kara tahta başında belletin bize Başöğretmenim...
Ve onun içindir ki Türk Dil Kurumunu kurarak birbirimizi anlamamızı sağladın.
Seni hep eksik anlattık maalesef.
Açıkça söylemeliyim ki;
sanki inançlara saygılı olmanı , annenin molla Zübeyde Hanım
,Babanın seyit Ali Rıza olduğu gerçeğini manevi değerlerini bir yana koyarak anlattık seni... İbadet elbette gizlidir.
Siyasete ,din karıştırılmasın dedin bunun adı Laikliktir diye ilkelerinde de beyan ettin.
Sanki Elmalı Hamdi'nin yazdığı mübarek Kuran-ı Kerim kitabını şahsi bütçenden 50 bin adet milletin hizmetine sunmadın.
40 bin köyün 30 bininde camii olmayan bir devirde Türkiye Cumhuriyetimizin kuruluşu ile yeniden memleket inşasını her sahada gerçekleştirdin.
Biz seni kavrayamadık.
Kavratılan sınırlı bilgilerle içselleştirip oturduk.
Sen misali okuyan,araştıran,
memleket meselelerine kafa yoran,Dünya'da neler olup bitiyor diye çaba gösteren olmadık ,
olamadık.
57 yıllık ömrünün ki çoğu askeri saha ve her cephede savaş meydanlarında geçti ona rağmen 4000 üzerinde kitap okudun inceledin, çizdin not aldın yazdın.Geometri kitabı bile yazdın.Ne ara 9 yabancı dil öğrendin Atam.
Sen ,
büyük bir diplomatik kimlikle; devletçi, milliyetçi ,cumhuriyetçi ,
halkçı ,laik ve devrimci olarak
dünyanın saygı ile huzurunda ayağa kalktığı bir dahi ve MUSTAFA KEMALİMİZSİN..
Büyük Atatürk;
Türklüğün binlerce yıl ötesinden geçmişini araştırıp Mu Adası'na kadar giden geçmişimize ışık tutansın..
Sen,
Türkiye Cumhuriyeti'ni Türk gençliğine armağan edensin.
Sen,
Kadın-erkek eşitliğini herkese eşitlik ilkesi içinde demokrasi hukukunu gerçekleştirensin.
Sen,
Hayatta en hakiki yol göstericinin ilim ve fen olduğu gerçeği ile bilime inanan, bilimin yolundan gidensin.
Sen,
Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin devamlılığının iyi yetişmiş kuşaklarla mümkün olacağını bilerek ;eğitimi birinci öncelik yapansın.
Cumhuriyetin kuruluş döneminde
toplu iğneyi,traktör lastiğini dahi dışarıdan alırken bir çok sahada
onlarca fabrikanın kurulmasını gerçekleştirerek kendi ihtiyaçlarını kendi emeği ve fabrikalarında üretimle milli şuurda sağlayansın.
Sen,
"Yurtta Barış,Dünya'da Barış"
diyerek tüm Dünya'da barış önderisin.
Mazlum milletlerin kurtuluş rehberisin.
Sen,
Tarımda sanayileşme ve makineleşme ile üretimi ve
üreteni yücelten ve de
"köylü milletin efendisidir"
diyensin.
Sen,
"Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir"diyerek milli iradeye sahip çıkan milletin tercihlerini kabul edensin.
Sen,
TBMM açılış günü özellikle cuma gününü tercihle ,halkla cuma namazını Hacı Bayram Veli Cami'de kılarak okunan buhariler ve mevlütlerin dualarını meclis bahçesinde kurbanlar kesildikten sonra verilmesi ile TBMM'nin açılışını milletle yapansın..
Elbette tarihin bütün dönemlerinde milletimizin varoluşu için devletler kurulmuş
600 yıllık Osmanlı İmparatorluğu'nun hükümranlığı
6 kıtada hüküm sürerek geldik.
Ama son perde kapanırken Mondros Mütarekesi ile elimiz kolumuz bağlanırken; vatanımız emperyalistlerce işgal edilerek köyler yakılıp yıkılıp her türlü tecavüze uğrarken iktidarda bulunanlar gaflet ve delalet içinde şahsi geleceklerini planlıyordu.
Ve emperyalist işgal karşısında yeniden diriliş ,varolma mücadelesi önderliğinde başladı.
Ne mandacılığı ne de sömürgeciliği kabul etmedin.
Lozan Antlaşması diplomatik başarısı ile milletler ailesinde bağımsızlığımızı istemeseler de kabulüne vardı.
Milletin temsilcileri ile Kuvay-ı Milliye kuvvetleri ile bağımsız ve özgür Türkiye mücadelesini başlattın.
Aziz Atam,
Kurduğun cumhuriyet ve milletimize mal olmuş fikirlerin sonsuza kadar yaşatılacaktır.
Ve önderliğinde 97.yılını idrak ettiğimiz en büyük eserim dediğin Türkiye Cumhuriyeti her türlü zorluklara rağmen dimdik ayaktadır.
Çünkü senin sevgin, milletin mayasıdır .
Sana duyduğumuz hasret sevgimizi her geçen gün,ay, yıl daha da çoğaltmaktadır.
En az 25 yıl öncesi öğrencilerimizle millete çelenk koyarken,anı defterini yazarken duyduğum heyecanı her an yaşamaktayım.
Fikirlerin yaşam kaynağım ve rehberimdir Atam...
Aziz Atatürk,
Yarın sirenler çalacak.
Yine hüzün çökecek.
Ve seni...
her yerde, her yaşta milletimizle bir kez daha bağrımıza basacağız.
Dile kolay daha dün gibi sanki ama 82 yıl olmuş ebedi istirahatine ereli.
Seni UNUTMAK
Kendimizi İNKARDIR.
Aziz Atatürk,
Manevi huzurunda saygıyla sevgilerimi sunuyorum.
Allahın rahmeti üstüne olsun ATAM...
Sonsuz saygılarımla ...

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum