Gülen Cemaatine tanınan imtiyazları sıraladı Cumhurbaşkanı Erdoğan…
‘’Turgut Özal’’ gibi…
‘’Demirel’’ gibi…
‘’Ecevit’’ gibi…
En önemlisi ise, ‘’Allah’’ dedikleri için, kendilerinin de yardımcı olup müsamaha gösterdiklerini ifade etti, büyük bir üzüntüyle…
Sonra, dileklerin en büyüğünü diledi, ‘’ Rabbim’de, Milletim de bizi affetsin …’’ diyerek…
O zaman ki adıyla Gülen Cemaati’ni, yıllar önce ‘’Aynı menzile giden farklı yollar’’ olarak gördüklerini de dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların büyümesindeki en önemli unsurun dini öğeleri öne çıkartmak olduğunu belirtti…
Yani;
Din istismarı…
Yani,
Din üzerinden, vatandaşın duygularıyla oynanması gibi…
Yıllardır, bir takım kişiler, ‘’falanca cemaat, filanca cemaat’’ diyerek ve ‘’Allah’’ diyerek elde makbuz yardım topladılar ve topluyorlar…Nereye, ne kadarı ve ne için kullanıldığı bilinmeyen bu paraların ne şekilde ve nasıl döneceğinin de hesabı yok…
Daha dün, sarıklı ve cübbeli birileri, bir iş adamının kapısını çalarak, Sultanbeyli’de falanca cemaat adına 700 talebeye burs verdiklerini belirtip makbuz kesmeye çalışıyor. Sadece Sultanbeyli’de ve sadece 1 cemaat, 700 talebeye burs veriyor… Diğer cemaatleri de hesap edip, Türkiye geneli göz önüne alındığında burs verilen talebe sayısının miktarını kestirmek biraz zor…
Bu ülkenin, Diyanet İşleri Başkanı, müftüsü, hocası yok mu ?
Bu ülkenin milleti, camisini de yapar, Kur-an Kurslarını da yapar, yapıyorda zaten… Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın…
Dini Cemaatlere karşı olduğumu kimse düşünmesin,
Ancak, Cemaat kisvesi altında bu FETÖCÜLER milletin parasıyla, bu ülkenin sunduğu imkanlarla vatan hainliği yapmadılar mı? Bu kadar güçlü olmalarındaki altında, din sömürücülüğü ve din istismarcılığı yok muydu?
‘’Cemaat’’ denilince, ilk akla gelen FETÖ Terör Örgütü’ne, bugün herkes kin ve nefret duyguları besleyip lanet okuyor ?
Ya diğer cemaatler !..
Diğer dini cemaatler ne kadar Rabt-ı Zabt altına alındı?
Bilen var mı?
Araştırıldığında, bir çoğunun nasıl dümenler çevirdiği de ortaya çıkacaktır.
Hangisinin ne kadar mal varlığı olduğunu merak edenler araştırsın, inanın dudaklarınız uçuklar…
Örnek mi istiyorsunuz?
Darıca’daki bir cemaate bağlı uyanıklar, yaşlı başlı bir adamın Kur-an Kursu yapılması koşuluyla bağışladığı Altı Yüz Bin Lira değerindeki arsasına el koyuyor, bunu fark eden amca, bu cemaatçilerden arsasını geri almak için aylarca uğraş veriyor ve üstelik 22 bin Lira da cebinden masraf yapıyor. Yazık günah değil mi?
Kiradaki 2 çocuğunun geleceği olan o arsayı Kur-an Kursu yapmaları için bağışlayan ismi bizde saklı bu amcayı alicengiz oyunlarıyla dolandırmaya kalkmak hangi dine, hangi Müslümanlığa sığar?
Bu, sadece karşımıza çıkan bir örnek!
Sadece bu örneği devletin hangi ilgili kişisi fark edebildi?
Hangisi bu konuda yaptırım uyguladı?
Başımıza gelenler ortada!..
Devlet, eğer önlem almaz ise, eğer bu dini cemaatleri de kontrol altına almaz sa FETÖ benzeri bir toplulukla tekrar karşı karşıya gelmemiz de ihtimaldir.
Geçtiğimiz dönem TBMM’nin başkanlığını da yapmış yılların siyasetçisi Cemil Çiçek 15 Temmuz sonrası Türkiye’nin acilen çözmesi gereken üç konu olduğunu belirterek, birisinin Kayıt dışı Ekonomi, diğerinin Kayıt Dışı Siyaset, en önemlisinin ise Kayıt Dışı Din olduğunu söyledi…
Ben dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım ama, umarım birileri daha kapsamlı olarak bu Kayıt Dışı Din’in ne demek olduğunu en kısa zaman içerisinde anlatır…
Anlatır da, bizim de aklımız başımıza gelir…
FACEBOOK YORUMLAR